Ortadoğu kafası; “ilk hamlenin ardından nelerin gelişeceğini düşünemediği için birkaç hamleyi birden hesaplayamamak.“
Esad çok sıkışık durumdayken ve uzun vadeli plan yapabilecek durumda değilken
Akıllıca bir hamle yapıp hem muhalefeti bölmek ve hem de güçlerini Halep ve Şam gibi ÖSO’nun büyük saldırısı altındaki kentlerde toplamak için
Rojava’daki güçlerini büyük oranda geri çekti.
Rojava’da PKK ile yakından ilişkili YPG’nin etkinliğinde özerklik gündeme gelince
Bu bölge hem Esad için sürekli olarak kaybedilmiş oldu hem de yeni bir politik aktör olan Barzani, Suriye’deki savaşta ortaya çıktı.
AKP’de Barzani’yi müttefiki olarak gördü Ortadoğu politikasında da görmesi normal.
Bugünün ihtiyacı budur, böyle yapılır; yarın başka bir ihtiyaç olursa tutum yine değiştirilebilir.
AKP‘nin izlediği bu yol Ortadoğu politikasıdır.
Yaser Arafat da Nelson Mandela da bir zamanlar “Terörist Başı” değiller miydi?
İzlenen yol; Eski saptamalara takılıp kalmak değil de değişen güçler dengesi ilişkisi içinde amaca doğru ilerlemek.
Diyarbakır’daki büyük ve planlanmış gösteri yerel seçime az zaman kala bu seçimle ilgilidir.
Bu gösteri ile AKP, BDP’nin kalesinde ona meydan okudu!
Barzani de bu meydan okumada AKP’nin yanında yer aldı.
AKP’nin bu meydan okuması sadece Diyarbakır’daki değil genel olarak Rojava’daki BDP’li Kürtlerin oylarını etkileyeceğini düşünüyor olmasıdır.
BDP’den önemli bir uzaklaşma olmaz AKP kurmayları da önemli bir uzaklaşma olacağını düşünmüyordur.
AKP için önemli olan BDP‘nin kalesinde bile onu zorlayabilecek bir gücün varlığını göstermekti.
Sonuç: Amaçlarından birisinin ekonomik, diğerinin, politik bir diğerinin de Kürt’leri bölmek olduğu netlik kazandı.
Ekonomik olanı, petrol ve ticaret (gümrük) kapıları,
Politik olanı ; RTE`ın önümüzdeki seçim için Barzani`nin takviye desteğini alma girişimi idi
Bölmek olanı ise ; RTE, Barzani ile yaptığı ittifakla Kürtlerin içine nifak sokup bölmeyi planlıyor
Barzani’nin RTE ve genel olarak AKP ile birlikte tutum almasının ardından PKK ile KDP arasındaki çelişkiler Kürtlük söylemiyle örtülemeyecek kadar açıkça ortaya çıkmış
Kürt Konferansı bitmiştir, denilebilir.
Toplanabilse bile bu toplanma PKK ile KPD arasındaki büyük çelişkiyi ortadan kaldırmayacak, şeklen bir toplanma olacaktır.